BİHAMDİLLAH DEREM ALLAH
Bihamdillah derem Allah
Alup aklımı fikrullah
Hamdülillah derem Allah
Alup aklımı fikrullah.
Dilimde Zât’ın esmâsı
Bana üns oldu zikrullah
Selâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulallâh.
Ben ol pervaneyem geldim
Cemâlin şem’ine yandım
Yanuben küllî kül oldum
Beni mahvetti aşkullah.
Bu tevhitten murat olan
Cemâli-Zât’a ermektir
Görünen kendi Zâtıdır.
Değildir sanma gayrullah.
Gönül âyinesin sûfî
Eğer kılur isen sâfî
Açılur sana bir kapı
Âyân olur cemâlullah.
Şems-i Tebrîz bunu bilir
Ehad kalmaz fenâ bulur
Bu âlem küllî mahvolur
Heman bâkî kalur Allah.
*
Meşhur mutasavvıflardan Niyazî-i Mısrî'nin “Tarikatın Usûlü ve
Hakikatin Rumuzu” başlıklı risalesinden:
“- Bunlar (sufîler, mutasavvıflar), ‘Biz Allah’ı görürüz’ derler.
Dünyada bu hazret (yakınlık, huzurda olma) Resulullah’tan başkası için mümkün müdür?
“- Mümkün değildir. ‘Biz Allah’ı görürüz’ demeleri, ‘Biz Allah’ı
biliriz ve kudretinin eserlerini müşahede ederiz’ demektir.
“- Bu sözler bunlara yalan olmaz mı? Birşeyin eserlerini görmek kendisini
görmek demek olur mu?
“- Olur... Bir kimse güneşin ışığını görse ve ‘Ben güneşi gördüm’ dese
caizdir. Halbuki görmemiştir. Başka bir örneği: Eline bir ayna alırsın, içinde
suretini görürsün. Gördüğün kendi yüzün olmadığını bilirken ‘Yüzümü gördüm’
dersin. Bu söz de yalan değildir.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder