BULUĞA
ERMEMİŞ KIZ ÇOCUKLARINI VELİSİNİN EVLENDİRMESİ VE İSLAM FIKHINDAKİ YERİ
Önder NAR
(Medine
İslam Üniversitesi mezunu)
SORU:
Görmez'den, "çocuk gelin" tepkisi:
http://www.haber7.com/guncel/haber/1271812-gormezden-cocuk-gelin-tepkisi
Bu yazı doğru mu?
CEVAP:
İslam'da
evlenme yaşı ile ilgili detay şudur:
...
Akıl: Doğruyu
yanlıştan ayırt etme melekesidir.
Buluğ
(Baliğ): Vücudun
cinsel yönden olgunlaşmasına verilen genel addır. Kadınlarda buluğ
yaşı(ergenlik) bazı iklimlerde 9, bazılarında 13-14 yaşlarında
gerçekleşmektedir. Erkeklerde ise bazı iklim ve ülkelerde 12, bazılarında 13-15
yaşlarında gerçekleşmektedir.
Akıl
ve buluğ şartlarının oluşması … evliliğe uygunluk halini
oluşturur.
Bunlara göre sorunuzun cevabı şudur;
İslam
fıkhına göre âkil-baliğ olan mükellef kadın ve erkek karşılıklı kabul ile nikah
akdi kıyarak evlenirler. İslam fıkhında evlenmede esas olan düzlem bu
düzlemdir.
Akil
baliğ olmayan bireylerin esasen evlilik akdi yapmaları söz konusu değildir.
Akil baliğ olmayan bireylerin evlilik akdi yapmaları geçersizdir.
*
Akil-Baliğ Olmayan Kızların Velileri Tarafından Evlendirilmeleri
Konusu:
İslam
Toplumlarında velinin, velisi olduğu çocuk adına nikah akdi yapması da vaki ve
caiz bir uygulamadır.
Peygamber
efendimiz zamanında velilerin kız çocuklarını uygun buldukları eş adaylarına
(daha buluğa ermemelerine rağmen nikah kıyma manasında) vermeleri uygulaması
vardı.
Hasep
ve neseb (soy sop) sahibi ailelerin kızlarına talip olma ve onlarla velilerinin
oluruyla nikah akdi yapma asr-ı saadette var olan bir uygulamaydı.
Bu
nikah akdinden gaye; beğenilen aile kızlarının kaçırılmaması gayretinin
mubahlığı idi.
Yine,
yetim kalan kızların da sahip çıkılıp kollanılması için de bu nikah akdi meşru
kılınmıştı.
Velisinin
kendi adına birisiyle nikah akdi kıydığı kız, sadece hükmen [kâğıt
üstünde] o erkekle nikahlı olur, o kadar.
Buluğ
çağına ermeden … velisinin kendi adına nikahını kıydığı kız ile kocası olan
şahıs, cinsel ilişkiye giremez.
Kız
hiçbir surette -aralarında nikah akdi var diye- cinsel ilişkiye zorlanamaz. …
Velisinin
kıydığı nikah akdiyle evlendirilmiş bir kız, buluğa erer ermez zifaf durumunda
da değildir. Buluğ alameti olan adet görme halinin istikrar bulması
beklenilir. Bu durum asgari olarak 3 -4 hayız halidir.
Bundan
sonra velisinin nikahını kıydığı kıza hakları ifade edilir. Kız isterse
velisinin kıydığı nikahı onaylar, isterse bu nikah akdini feshedip
nikahı (evlilik akdini) bitirir ve uygun bulacağı başka bir erkeğin teklifini
değerlendirir. …
*
Not: Bu uygulamanın
Allah'tan korkan ve Ahiret günü hesaba çekileceğinden emin olan iman sahipleri
hakkında geçerli olduğu unutulmamalıdır.
Bir
kız çocuğunun ya da bir kadının kandırılarak veya zorla evlendirilmesi ''kebira''dır.
(büyük günahtır).
İradesine
aykırı olarak bir kızı evlendirmek Allah'tan korkmayanların fiili olabilir.
Kız
çocukları, ailelere ve veli olarak onlardan sorumlu tutulanlara emanettir.
O emanete hiyânet edilecekse, buna vekilin ya da velinin vasisi olduğu kızı
evlendirmesini men ederek mani olunamayabilir. [Hıyanet eden başka şekillerde
de hıyanet edebilir.] O bağlamda da, henüz buluğa ermemiş kızların velileri
tarafından evlendirilmelerine, ilgili kural suistimal edebilir bahanesiyle
karşı çıkılması geçersizdir.
Kötülük
yapmak bir tercihtir. Kötüyü tercih etmek imana bulaşmış bir hastalıktır.
Allah'tan
korkmayan bir aile ya da insanın, İslam fıkhındaki bu kural olmasa da başka bir
fıkhi değeri suistimal ederek yapmak istediğini yapmaya çalışmasına engel
olunamayabileceği de unutulmamalıdır. [Hiç kural tanımayanların varlığı da bir
gerçektir.]
Yani
Peygamberimizin bilgisi dahilinde gerçekleşen ve uygulanan bir evlilik
düzeneğine karşı çıkılması yerine; İslami değerleri ve kuralları suistimal
etmeye ve suistimal edeceklere karşı tedbir alınmalıdır. [İnkâr
etmezsin, karşı çıkmazsın, fakat tedbir babından kendin bundan uzak durursun.
Uzak durmakla da günaha girmiş veya istenmeyen birşey yapmış olmazsın.]
Bu
durum hayatın her alanında şehvetlerinin esiri olan insanların
başvurabilecekleri bir durumdur. Nikah bile, aileye girip ailedeki başka bir
kadına yakınlaşabilmek için kullanılabilecek bir vesile yapılabilir. Ortaklık
bir şahsın malını çalmak için vesile yapılabilir.
Aslında
mubah olan fiillerin yasaklanması veya bazı sonuçlarına bakılarak ayıplanması
yerine öncelikle meşruiyet ve mubahlık zemininde kalmasının sağlanması için
farkındalık oluşturulması gerekir.
*
Not: D.İ.
Başkanlığının bu açıklaması konuyu bilmeyen bir gazeteci tarafından özetlenerek
haber yapılmış olsa gerektir.
Küçük
kızların velileri veya vasileri tarafından evlendirilmeleri de, buluğa ermiş
kızların velileri vasıtasıyla muvafakatları alınarak evlendirilmeleri de
caizdir.
Muhtemelen
Başkan bey zorla evlendirilen kızlardan bahsediyor. Bu zaten tartışma
dışındadır.
Nureddin
(Yıldız) Beyin fetvası da bu konuyla alakalı değildir.
http://www.haber7.com/gundem/haber/1271670-yildizdan-carpitilan-sozleri-ile-ilgili-aciklama
Not: (Özet
metin: “… Şeriatımız İslam’ın evliliğe ruhsat vermesi, yaş
sınırı olmadan küçük çocukların da evliliğine (evlilik akti) izin vermesi veya
velilerinin onları evlendirebileceğini söylemesi, tavsiye niteliğinde
değildir. Aksine kerahetle (tiksinme düzeyinde hoş karşılanmamakla)
beraber izin verdiği bir şeydir…” Nureddin Yıldız)
Mülahazalarım:
1-İslam
Şeriatinde ve fıkhında tiksinilecek düzeyde bir helal yoktur. Nurettin Yıldız’a
nisbet edilen bu sözler gerçekten kendisi tarafından söylendiyse yakışıksız ve
yanlıştır.
2-Küçük
kızların velileri tarafından evlendirilmesinin meşru oluş boyutunda anormal bir
durum yoktur. Detayı yukarıdadır. Söz konusu evlilik akdi nişan
hükmündedir. Buluğa ermemiş kız bu nikahla zifafa girmez.
Buluğa erdiğinde de kız hürdür isterse velisinin onay verdiği nikahı onaylar ve
zifaf olur. İsterse de nikah akdini fesheder ve nişan hükmünde
olan nikah ortadan kalkar.
3-Günümüzdeki
bazı doğu illerinde var olan uygulamanın İslam’la alakası yoktur. Tamamen aslı
İslami olmayan bir töredir. Karşı çıkılacaksa töreye karşı çıkılmalıdır. Tiksinti
ifadesini İslami ilimler mensubuna yakıştıramadım.
4-İlla
da utanılacak bir şey aranıyorsa ülkemizde evlilik çağına gelmiş
üniversiteli kızlarımızın escort-kızlık yapmalarından utanmak gerekir.
Yine
üniversitelerde erkek arkadaş edinip ailelerinden habersiz evlilik hayatı
yaşayan kız ve erkeklere bu fetvaları verenlerden utanmak
gerekir.
Yine
üniversite bitiminde memleketlerine dönerken bakire olarak dönebilmek için
kızlık zarı diktirmeye fetva veren terbiyesizlerden tiksinti
duymak yeğdir.
(Kaynak: https://www.eskieserler.com/Eski/Eserler/Fetva/714/Buluga-Ermemis-Kiz-Cocuklarini-Velisinin-Evlendirmesi-Ve-islam-Fikhindaki-Yeri.asp)
.jpg)


.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)



.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder